5 Nisan 2012 Perşembe

Hayatım boyunca yanlış arkadaş seçtim ben. Her defasında kanıtladım kendime bunu. Hep yanlış insanlara değer verdim. Arkadaş, sevgili, dost..
Benim seçtiklerim değil de beni seçenler kalıcı oldu sadece. Aptal köpek yavrusu sadakati taşıyanlarda böyle olur çünkü.
En kötüsü de; böyle dolunay olan bi gecede bunları yaşadıktan sonra gidecek bi denizinin olmaması.
Dışarıda olsan bile sıkışıp kalıyosun kendi çeperlerine.
Gördün mü Ankara, sende yanlış seçimsin.

1 Nisan 2012 Pazar

Yoğurdu severim ben, sevmeyeni de severim. O zaman hepsi bana kalır çünkü. Fazla yoğurt yemem ben ama hep çok doldururum çok yemek isterim hiç yiyemem. Yoğurt bitince çok sinirlenirim, buzdolabı bile kendini çıplak hisseder bence içinde yoğurt olmayınca. Evde yoğurt yok. Çok açım. O yoğurt sendin aşkım.

30 Mart 2012 Cuma

Bütün gün çalıştığı için akşam koltukta uyuyakalan, bi an uyanıp beni görünce elimi tutup uyumaya devam eden, milyonlarca çocuğun hayal bile edemeyeceği kadar muhteşem bir babaya sahibim ben. İnsan güvenecek başka birini niye arar ki..

26 Mart 2012 Pazartesi


Filmlerde hep olur ya yeni bir güne uyanırlar, kamera önce bomboş sokakları, güzel manzaraları çeker. Fonda dinamik bi şarkı çalar, her şeyin güzel olacağı hissi verir böylece.
Belki de tek ihtiyacımız olan budur.

25 Mart 2012 Pazar

                    Reca ediciğim bu bahsi kapatalım artık

Efenim ben buralarda yeniyim. 
Böyle girişlerden hiç haz etmem oysa ki. Ancak 'her şey insanlar için görmek öğrenmek için - bazen zor olsa da.'
Evet sen de fark ettin değil mi saçmalamaya ne kadar yatkın olduğumu. Bir de kelimeleri yanlış yazınca ilkokul hocalarımızın gözümüze sokmaya çalıştığı gibi altı kırmızıyla çiziliyor ya çok seviniyorum. Keşke anlatım bozukluklarıma da bir çare bulunsa.
Bugün içime eski Türk filmlerinin karakterlerinden biri kaçsa da onlar gibi konuşabilsem istiyorum.
Neden olmasın.